9 Aralık 2013 Pazartesi

Ane Brun - Big in Japan

10 yorum:

  1. Ne güzel bir kız bu. Ben de şunu çok seviyorum, yıllar önce bir kış boyu dinlemiştim.
    http://www.youtube.com/watch?v=cH6TQHQrvpw

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. klibi çok iyi! kadın geldi buraya ya geçen ay gitmedim deli gibi! Hoş bu aralar bir de bununla sürekli bende kışlayacak gibi :) Björkle birlikte burnumuzu çeke çeke ağlıyoruz mütemadiyen!
      http://www.youtube.com/watch?v=IC4RTMsb8bA

      Sil
    2. Oha resmen ağlatmış Björk'ü! Ne acayip bir hava oluşuyor bu kuzeyli kadınların etrafında şarkı söylerken. Bunlar zaten bu memleketin sıcak mevsimlerinde dinlenecek şeyler değil :)
      Geldi di mi hakikaten, benim sıtkım sıyrıldı ama artık her seferinde otobüslere binip İstanbul'a gelmekten.

      Sil
    3. Fermina, Şahsen denizden babam çıksa yemem ama bu kiuzey avrupadan kim çıksa izletiyo dinletiyo. Sinemaları da fevkalade. Norveç isveç izlanda mis her mevsim gideri var. Ve Ane Burn melakesi salon iksv'ye geldi! Ezik şarklı gibi olayı abartmak istemiyorum ama memlekete gayet iyi isimler gruplar geliyor. Ve fekat enteresan bi durumları var ben İstanbul'da yaşıyor olmama rağmen ve en fazla yarım saat mesafeme geldikleri halde gitmiyorum önceki konser denemelerimde de üzülüp döndüm hep eve. Yıllar önce Björk geldi gittim herkes kokteyle gelmiş gibi mala bağlamış bitse de gitsek der gibi ayakta sallanmakla yetindi ve kadın last lullaby before you go to sleep dedi istemeye istemeye son şarkısını söyledi gitti. En son geçen ocakta Chinawoman geldi ki kendisine meftunum. O da dinleyicinin baymış halinden şikayet etti hep aralarda i think you need a drink or something falan dedi. :) Gerçi jlo ya da rihanna konseri değil sonuçta ne bekliyolar bilmiyorum ama of bilmiyorum belki de ben etkinlik insanı değilim. Memleket olarak coşma kültürümüz kolbastı ve halaydan ibaret. Bilemedim. Bi daha gelirse haber vericem belki sen otobüslerle ben de konserler barışırım gideriz :)

      Sil
    4. Öncelikle merhaba. Blogunuzu Fermina sayesinde keşfettim ve hemen izleme listeme aldım. Emeğinize sağlık.

      İskandinav kültürüne ve İzlanda'ya hayran olan bir insan olarak paylaştığınız covera (Joga) tek kelimeyle bayıldım. Björk'ü zaten oldum olası çok severim. Brun hanımefendi de şarkıyı resmen baştan yazmış. Bu performansı canlı izleseydim herhalde ben de Björk gibi gözlerim dolardı. Keşke Brun hanım Homogenic albümünün tamamını coverlasa :)

      Björk ülkemize iki defa gelmesine rağmen ikisinde de kaçırdım ve gerçekten içim cız ediyor ne zaman kendisini televizyonda filan izlesem. Gerçekten 20.yüzyılın çıkardığı son deha müzisyenlerden biri kendisi. Her albümünü severim. Oyunculuk performansı da bir o kadar başarılı. Dancing In the Dark'ta iki göz iki çeşme ağlatmıştı bizleri. Hala etkisinden çıkamadım yıllar geçmesine rağmen. Kadın darma duman etti bizleri.

      Maalesef bu toplumda konser izleme adabı ve kültürü gelişmemiş. Kaç konsere gittim, neredeyse tamamından seyircinin duyarsızlığı ve negatif enerjisi yüzünden boyunu bükük ayrıldım. Sanırım son yılların seyirci performansı bakımından en iyi konserleri Roger Waters ve Leonard Cohen'dı. Öyle ki ikisinde de oluşan atmosfer beni duygulandırdı. Konserde olduğumu hissettirdi. Özellikle Cohen seyircisi bambaşkaydı. Keşke o kitleyi 2010daki Dylan konserinde de görseydik.

      Lafı çok uzattım, kusura bakma. Ama son bir şey. Fermina'ya katılıyorum. Benim de sıtkım sıyrıldı her etkinlik için otobüse binip soluğu İstanbul'da almaktan.

      Sil
    5. Merhaba, hoşgeldin ZAS:) Yazdıklarında çok haklısın hissiyatını da anlıyorum ama batıdan bizi hâlâ iran sanıp çekeceği film için mekan ararken İstanbula adam gönderip Tahrana benzer sokak var mı diye bakınan Tom Cruise gibiler utansın! Onlar yüzünden buraya kim gelse anca boğaz şiş kebap rakı dansözle ikna ediyormuşuz gibi bir hissiyat var bende. Hiç sevmediğim bir kelime ama konjonktür diyelim!

      Sil
  2. Bu parçayı dinlerken, kendimi şehrin arka sokaklarında kaybolmuş salaş bir barda, ucuz bira içer gibi hissediyorum ilginç :) Güzel paylaşım...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Keşke ben de öyle hissetsem belki iyi gelirdi. Bana hep niyeyse Orhan Atasoy'un gemiler klibi vardı ya Fikret Kuşkan'ın oynadığı onu anımsatıyo içime oturuyo görüntüleri geliyo gözümün önüne her dinlediğimde sanki ona aitmiş gibi... herkeste hissayatı bambaşka ne güzel!

      Sil
  3. ya nasıl severim bu şarkıyı nasıl:)

    YanıtlaSil
  4. çok severim bu şarkıyı bende mazisi büyüktür. bloguna bayıldım bu arada bana da beklerim. :D

    YanıtlaSil